• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Üyelik Girişi
ANI ÖYKÜLERİM
ZEKAİ GÖRGÜLÜ
z.gorgulu@hotmail.com
YAZIYLA OLAN KAVGAMIZ
26/09/2017

Başa geri döndük.

“Düz yazı”ya.

“Önceki”ne yani.

***

Denmişti ki:

El yazısı, beynin gelişimine yardımcı olur.

El kaslarını geliştirir.

Estetik duyguyu geliştirir.

Başka: “Parmak izi” gibidir. Kişiye, yani yazana hastır.

Tüm bunlar yanlış mıymış peki?

Hayır.

Bilim adamlarının bu konudaki görüşleri hiç tartışmasız yukarıdaki gibi.

Mesele ne o zaman?

Neden geri döndük?

***

El yazısı uygulamasının birinci yılının sonunda dönütleri almak için ilimiz merkezinde bir komisyon kurulmuştu. Bu komisyonda ben de görevliydim.

Okulları dolaşıp, öğretmen arkadaşların uygulamada karşılaştıkları sorunları dinleyecek, çözüm için önerilerini alacaktık. Eğer bir eleştiri ya da suçlamayla karşılaşırsak, herhangi bir savunmada bulunmayacaktık.

Okullarımızdan birinde bayan arkadaşımız el yazısıyla ilgili şunu söylemişti:

“El yazısı, Türk insanının kas yapısına aykırıdır!”

Dayanamamıştım da:

“Ama benim öğrencilerim çok güzel el yazısı yazıyor. Şimdi benim öğrencilerim Türk olmuyor mu?” demiştim.

Hatta yer yer el yazısının Arapça’ya geçiş için bir hazırlık olduğu “kehanet”inde bulunanlar da vardı.

Oysa Atatürk de el yazısı yazıyordu.

El yazsıyla kavgamız yaklaşık on beş yıldır devam ediyordu.

Ve şimdilik bitmiş görünüyor.

***

Sadece yazımızla mı kavgalıyız?

Yaşları 50-60 arasında olanlar hatırlayacaklardır.

70-80’li yıllarda da kelimelerimizle kavgalıydık.

“Olanak – olasılık – yanıt – tümce” diyenler komünist;

“imkan – ihtimal - cevap- cümle” diyenler de faşist, muhafazakâr falan olmuştu.

Kelimelerimiz bölmüştü bizi.

Ya da biz kelimelerimizle bölmüştük ülkeyi…  

***

Tabi alfabeyi değiştirince de bölünmüştük.

Latin harfleri “gâvurca”ydı!

O nedenle okullara cumhuriyetin ilk yıllarında “gâvur mektepleri” de denmişti.

Alfabemizi ne çok değiştirmişiz oysa.

Önce Göktürkçe… sonra Uygurca…  Arapça… Ve nihayet Latince…

Oysa Ruslar asırlardır aynı alfabeyi kullanıyor…

Çinliler de. Ve Araplar…

Bu milletler alfabelerini “geliştirmişler.” Ama “değiştirmemişler.”

Geliştirme “hazmedilebilir” olandır. Uyum sağlanabilir olan.

Değiştirme ise “travmatik”tir. Uyum zorluklarının ötesinde karşı koymaları, ayak diremeleri, yok saymaları, çatışmayı içinde barındırır.

***

El yazısı olayına geri dönecek olursak.

Burada değişecek olan “el yazısı” mıydı?

Öğreticiler/öğretmenler mi?

Açıkça itiraf etmeliyim ki el yazısının önündeki en büyük “engel” biz öğretmenlerdik.

Çünkü biz öğretmenler, el yazısı yazan bir gelenekten gelmiyorduk.

***

Cumhuriyetin kurucu kadrosu da Latin harflerine geçince güzel yazı yazamamışlar.

Kargacık burgacıkmış yazıları. Zira asırlardır Arap alfabesine alışmış olanların bu alışkanlıklarını terk etmeleri kolay olmayacaktı.

Hele imzalar, evlere şenlik. Birer karalamadan ibaret.

Atatürk de bu hataya düşmemek için Robert Koleji’nde kaligrafi hocası Hagop Vahram Çerçiyan’a imza siparişinde bulunmuş.

Vahram Çerçiyan beş imza örneği göndermiş.

Atatürk’ün bugün bildiğimiz el yazısı ile atılmış imzası, o örneklerden bir tanesiymiş. (*)

 (*) Bu bilgi Murat BARDAK’çıya aittir. 

(Devam edeceğim inşallah.)

 

 



1280 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ALEVİ SEMAHIYLA SAHURA KALKMAK - 20/05/2018
alevi semahıyla
ESENÇAY'DA RAMAZAN - 20/05/2018
Esençay
BİR MİRAC’A DAHA İHTİYAÇ VAR - 14/04/2018
BİR MİRAC’A DAHA İHTİYAÇ VAR
MUHTAÇ ZAYIF KİŞİLİKSİZ DUYGUSUZ VE ŞIMARIK - 13/03/2018
muhtaç... zayıf... etkisiz...
ZAHİRİ DİNDARLIK - 01/03/2018
zahiri dindarlık
KİM KAHREDECEK AMERİKA'YI - 15/01/2018
Kim kahredecek Amerika'yı
YENİ YIL HUZUR GETİRİR Mİ - 01/01/2018
Yeni yıl
İNSANLIĞI ÇOCUKLAR KURTARACAK - 26/12/2017
Dünyayı çocuklar kurtaracak
GOOGLE FACEBOOK KULLANMAYIN - 19/12/2017
Kudüs
 Devamı
Hava Durumu
Saat