Hüseyin Hatipoğlu...

Amasya'nın evlâdı...

Ve şimdi tüm Türkiye'nin... 

Yaren'in babası...

iki yaşındaki öksüzün...

öksüz bırakılanın...

Bingöl'den geldi cansız beden...

Günahsız... 

Vurulmuş... 

Pusuda... 

Alçakça...

Kahpece...

*** 

Vuranlar Hüseyin'i tanımıyor!..

Hüseyin'in iki yaşındaki kızı Yaren'i de...

Hüseyin de vuranları tanımıyor!.. 

Muhtemelen...

Tanımaları da gerekmiyor!..

Zira böyle olması gerekiyor!..

Proje(!)nin selâmeti açısından!..

Kapışması gerekenler şahıslar değil çünkü... Bu coğrafyanın iki kardeş halkı...

"Kardeş" kelimesini de çekinerek kullanıyorum. "Ne kardeşi yahu!.." dedirtecek durumlardayız. Proje sahiplerinin arzusu böyle. Figüranlara da rolü oynamak düşüyor!.. 

***

Hüseyin Hatipoğlu mu kuşatmıştı Kabone'yi?..

O mu önüne katıp sürmüştü Kaboneli onbinleri Türkiye'ye doğru...

Yüz binlerce Kürt'ü o mu etmişti evinden ocağından?

*** 

Kaboneli Kürtleri "koruma" adına yapılan gösterilerde Bingöllü Kürt esnafın işyerleri yakılıyor...

Yine Kürtler tarafından!..

Yakan da Kürtler...

İşyerleri yakılanlar da!..

İlginç değil mi?

İşte o yakılan işyerlerinde incelemede bulunan ekibe kuruluyor bu pusu...

Hüseyin Hatipoğlu'nun bulunduğu ekibe...

***

Ey Kürtleri SERHİLDANa çağıranlar!..

ayaklanmaya!..

alanları ele geçirmeye çağıranlar!..

İki yaşındaki Yaren'i öksüz bırakanlar!..

Nasıl bakacaksınız Yaren'in yüzüne?

Bu ülkenin tüm Yarenlerinin yüzüne...  

Ve hangi yüzle...

Ve  de kızarmadan o yüzleriniz, nasıl "barış" diyeceksiniz... 

Ve nasıl alacaksınız ağzınıza "kardeşlik" sözcüğünü...

*** 

Yıllardır Kürtlerin mağduriyetini dillendiren Türk aydınlarını susturdunuz!..

Sizi savunamaz, sizin lehinize söz söyleyemez hale getirdiniz.

Hele de öksüz bıraktığınız Yaren orda öyle dururken!.. 

***

Suskunluğumuz yine de barışa olan ümidimizdendir. Kürtlerle olan kadim dostlukların derinlerde devam ettiğine olan inancımızdan...

Yıllarca Kürtlerin içinde kalmış, onlarca Kürt'ü dost edinmiş ve hala bu dostluklarını devam ettiren biri olarak biliyorum ki Kürtlerin derin vicdanı da biliyor bu yaptığınızın bir alçaklık olduğunu.

Aşikâr edemedikleri vicdanları fısıldıyor yapılanın bir kalleşlik olduğunu...

Aşikâr edemedikleri diyorum, zira vicdanlarındakini söyleyecek kadar özgür değil Kürtlerin derin vicdanı...

Kuşatılmış çünkü...

Hapsolunmuş...

*** 

Konuşmak varken, konuşabiliyorken ve hatta "anlaşabiliyoruz" derken, Kabone'deki ölümden kaçarak bu topraklara, Anadolu'ya, Anadolu insanının kadim dostluğuna güvenmiş, sığınmış 200 bin Kürt orada öyle dururken pusularda insan öldürmek vahşete tekabül eder.

Vahşete... 

Hainliğe...

Ve akıl yokluğuna...  

yoksunluğuna...

Ve korkaklığa...

Korkan öldürür zira...

Korkaklar...

Eğer değilse, kiralıklar...

Kiralananlar...

Akıllarını kiralayanlar...

Kiraya verenler...

Şahsiyetlerinden vazgeçenler... 

***

İki polisimize, "IŞİD"ci olduğu gerekçesiyle haksız yere "katledilen" Kürt vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum.