• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Üyelik Girişi
ANI ÖYKÜLERİM
ZEKAİ GÖRGÜLÜ
z.gorgulu@hotmail.com
VE ÇOCUK SUSUYOR
08/03/2014

Şehrin meydanındaki Atatürk Anıtı'nın önünde dizilmiş on üç kişi.

Dördü kadın.

Geri kalanı erkek!

Çelenk koydular anıta.

Saygı duruşunda bulundular Ata'nın huzurunda... ve gittiler.

8 Mart Dünya Kadınlar Günüydü.

Kadınlar gününde, kadınların neredeyse üç katı erkeğin katıldığı bir tören.

***

Kadına uygulanan şiddet ana temasını oluşturuyor Türkiye'deki kutlamaların...

Sanki sadece kadınlarmış gibi şiddetin muhatabı...

***

İlk dayağı annesinden yedi bizim kuşağımız.

Sokakta duyduğum küfrü gelip evde söylemişim. Küfrün ne olduğunu bilmediğim birzamandaymışım demek ki. 

Öyle bir vurmuş ki annem, dengemi kaybeden ben, kapının arkasında süpürgeyi astığımız çiviye gidip toslamışım... Oluk oluk kan sonrasında...

Bir daha küfür duymamış annem benden... Ne annem, ne bir başkası...

Annem böyle anlatıyor. Ne bir eksik, ne bir fazla...

***

Sonra okul çağım gelince "eti senin" dediler öğretmenime!..

Aşıdan korkup kaçtığımız günün ertesinde üçüncü sınıf öğretmenim, kulaklarımdan tutup havaya kaldırmış, arkamdaki beton duvara çarpmıştı beni.

Öyle bir kez değil, bir kaç kez.

Küçük bedenim kulaklarımdan asılı havada sallanıyor. Terbiyem için!..

Korkup söyleyememiştim anneme ve dahi babama... Hatam olmasaymış dövmezmiş öğretmenim...

***

80′li yılların başında siyasi şubece tutuklanan arkadaşım, aylarca işkencede kalıyor, elektrik veriliyor bedenine, kaskatı kesiliyor...

Ülkenin selameti ve güveni adına!.. Terbiye ediliyor!..

***

Doğulu ailenin sofrasında yemeğe davetliyim yirmi dört yaşında bir öğretmen olarak.

Gelin telaşlı... Yer sofrasının etrafında fır dönüyor. Kocası, bazen de yaşlı kayınvalidesi emir yağdırıyorlar Kürtçe...

Koca birden kalkıyor sofradan, nereden eline geçirdiğini fark edemediğim kamçıyla hanımına saldırıyor. Odanın penceresinin önünde görüyorum onları... Bahçede...
İnen kamçının ıslığının ardından gelinin yükselen feryadına gururla gülümsediğini fark ediyorum sofradaki kayınvalidenin...

"Terbiye edene" hayranlığı gözlerinde...

***

Kısa dönem askerliğimi yapıyorum yine seksenli yılların başlarında bir Ege kentinde...

Temmuz sıcağının yakıcılığında uyuşmuş bedenlerimiz, eğitim bölüğümüzün üst tarafındaki ağaçlıklardan yükselen feryatla irkiliyor. Bölük komutanı bir eri dövüyor muhtemelen yangın köşesinden aldığı kazma sapıyla...

Günlerce kulaklarımda kalıyor çığlığı askerin...

Muhtemelen er, terbiye olmuş olarak terhis oluyor asker ocağından!..

***

Irmağın kenarında önüm sıra giden anne susturamadığı çocuğunun ağzına çarpıyor şamarı.

Çocuk uğunuyor...

Nefessiz ve sessiz kalıyor...

Daha bir kaç gün önce hem de...

"İletişim" çağında...

İnsan zekasının ve aklının pik yaptığı bir zamanda...

Kadına şiddeti lanetleyen annelerin Atatürk Anıtı'na çelenk koyduğu günlerde...

Ve çocuk susuyor!..

Annesinden yediği şamarın acısını yıllar sonra hanımından çıkarmak üzere belki!..

 

(Bu yazı, 10 Mart 2012 tarihinde yazılmış "Amasya Yeşilırmak" gazetesinde yayınlanmıştır.)



3484 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ALEVİ SEMAHIYLA SAHURA KALKMAK - 20/05/2018
alevi semahıyla
ESENÇAY'DA RAMAZAN - 20/05/2018
Esençay
BİR MİRAC’A DAHA İHTİYAÇ VAR - 14/04/2018
BİR MİRAC’A DAHA İHTİYAÇ VAR
MUHTAÇ ZAYIF KİŞİLİKSİZ DUYGUSUZ VE ŞIMARIK - 13/03/2018
muhtaç... zayıf... etkisiz...
ZAHİRİ DİNDARLIK - 01/03/2018
zahiri dindarlık
KİM KAHREDECEK AMERİKA'YI - 15/01/2018
Kim kahredecek Amerika'yı
YENİ YIL HUZUR GETİRİR Mİ - 01/01/2018
Yeni yıl
İNSANLIĞI ÇOCUKLAR KURTARACAK - 26/12/2017
Dünyayı çocuklar kurtaracak
GOOGLE FACEBOOK KULLANMAYIN - 19/12/2017
Kudüs
 Devamı
Hava Durumu
Saat