Utanmak...

Bakamamak hali.

Göz göze gelememe... 

Yanındakiyle...

Yanıbaşındakiyle...

Anne-babanın yüzüne bakamama...

Kardeşlerinin...

Eşinin...

Çocuklarının...

Eşin dostun...

Ve cümle alemin...

Hele de Allah'ın...

***

Utanmak...

Bir ateş basma hali yüze...

Ve ateşten kızarma hali yüzün...

O nedenledir kameraların önünde yüzlerin kapatılması...

Yüzlerin gizlenmesi...

Ateş basmış, kızarmış yüzlerin...

Ne ilginç değil mi insanın karakterinin "yüz"ünde zuhur etmesi...

"İçi"nin yüzüne yansıması...

***

"Çalmak" bir utanma sebebi...

Böyle söylüyor kadim dinler...

Ve kadim ahlâk değerleri de...

Sadece çalmak mı?

Değil elbet...

Rüşvet almak da utanma sebebi.

Zimmetine para geçirmek de...

Halkın parasına göz koymak da...

***

Peki sadece çalan mı utanır?

Çalanın yüzü mü kızarır tek?

Sadece çalan mı insanların yüzüne bakamaz hale gelir?  

İnsan içine çıkamaz...

İnsanlığın içine...

Ya yakınları...

Ana-babası...

Kardeşleri...

Eşi... çocukları... akrabaları... dostları...

Onlar utanmaz mı?

Yüzleri kızarmaz mı ana-babanın da...

Kardeşlerin... dostların...

Nerede görülmüş "çalanın" ana-babasının, evlatlarının, kardeşlerinin sevindiği...

Eşin-dostun zil takıp oynadığı...

*** 

Türkiye kocaman bir aile...

Aile üyelerinden bazılarının "utanç verici" bir cürüm işlediği iddia ediliyor...

Gerçektir ya da iftiradır...

Bir bilgiye ya da belgeye sahip değilim. 

Bilmiyorum...

Ama her iki durum da utanç vericidir...

Çalmak da utanç verici... iftira da...

Her ikisi de ahlâk yoksunluğu...

Beni asıl yaralayan, çalanların karşısında konuşlananların sevincidir... 

Zil takıp oynayışları neredeyse...

Olaylar üzerinden sosyal medyada üretilen espriler, alaycı aşağılamalar sığ ve düzeysizdir...

Ve iğrenç.

***

Bir aile-millet olamadık.

Bu ülkede ortaya çıkan bir yolsuzluk, bir "aile" duyarlılığında hepimizi utandıracakken, sevinçte ve tasada ortak kılacakken, hırsızlığı yapanlar üzerinden kendimize ahlâk devşirmek ahlâksızlığıyla meşgulüz...  

Türk siyaseti, iktidar olmak için hep rakibinin "tökezlemesini" bekledi.

Tökezlemesini ve düşmesini...

Hukuken...

Ve ahlâken...

Unutmamak gerekir ki başkalarının günahı bizi aziz yapmaz...